Canları verdiler omuz omuza Bu vatan bölünmez şehitler ömez Rabbim güç versin şanlı ordumuza Bu vatan bölünmez şehitler ölmez İlelebet yaşar şanlı vatanım Terörü yok eder tüfek çatanım Toprağa bereket şehit yatanım Bu vatan bölünmez...

Beyaz gelinlikler kefeni oldu Karlara serildi Sarıkamış'ta Doksan bin şehitle tepeler doldu Makama erildi Sarıkamış'ta Mehmet'im çarıksız Yemen'den geldi Namlular haykırdı taşları deldi Mevsimler ağladı her taraf seldi...

Gel ne olursan ol yine gel derdi Çok güzel başlardı söze Mevlana Yorgun yüreklere hoşgörü serdi Şefkatle geliyor bize Mevlana Hak yolundan gitti,döndü bülbüle Uçtu kuş misali,kondu sümbüle  Irk,renk ayırmadan,girdi gönüle Kibirle...

Nankör insanlara çok değer verdin Vefasız dostları,bilmedin gönül Bir muhabbet için,sofralar serdin Sevdiklerinden haz,almadın gönül Cahil olanların düştün peşine Vakit ayırmadın kendi işine Ne zaman gelecek aklın başına Candan yarenleri...

Ne makama güven ne de şöhrete Saltanatın,mevkin yıkılır dostum Kul hakkı yeyipte,gitme ahrete Amel defterine bakılır dostum Esaret altında gönül kafesin  Oyalar ,aldatır dünya hevesin Bugün yarın derken biter nefesin Elinde ki her şey...

İnsanlık çaresiz, dönmüyor dili Gazze'ye, Kudüs'e akar gözyaşım İslam dünyasının tükenmiş pili Zulmü durduramam yoktur savaşım Kendi zevkim için benim meşgalem Müslümanlar suskun,oynatmaz kalem Zulme boyun eğmiş,bu nasıl...

Dargınlığı,küslüğü bir kenara atalım Sevginin muhabbetin yüzleri bizde kalsın Huzursuz gönüllere, mutluluğu katalım Vicdanın, merhametin özleri bizde kalsın Geçici zevkler için, kimseyi kırmayalım Elimizden tutanı, sırtından vurmayalım...

Hala görmez misin? ömür çok kısa Dünya derdi için,çırpınma boşa Kalbine doldurma üzüntü,tasa Kaderde ne varsa, o gelir başa Ölüm bize yakın, sanma ki ırak  Gönül âlemine hoş seda bırak  Hayat gelir geçer, kabir son durak...

Aldatılan gönül, çekiyor sancı Sahte duygulardan beziyor insan Arsız yüzsüz kişi bilmez utancı Yumuşak huyluysan eziyor insan Namertlerin bir gün çıkar foyası Astar tutmaz yüzü,akar boyası Yerlerde sürünür edep hayası Güzel ahlakını...

Dilimin ucunda gönül yarası Çilem öyle büyük,gülemem gayrı Yakıyor kalbimi akı karası Derdime bir çare bulamam gayrı Çökmüş üzerime dumanlı dağlar Günlerim perişan, acılar bağlar Kırıldım ben artık, yüreğim ağlar  Gözümde...

Gün be gün çoğalır insanda yara Bilmem ne olacak dünyanın hali Masumlar perişan, yüreği kara Sıkıntı içinde bekler ahali Dillerden dökülsün Rahmani şarkı Dönüyor herkese âlemin çarkı İyinin kötüden görülür farkı Bilmem ne olacak...

Gönlümde sevdamsın,her yerin cennet Huzurdur toprağın, taşın Türkiye'm Ceddimizden kaldın,bize emanet Nice yüz yıllara,yaş'ın Türkiye'm Ozanlar, aşıklar türküler yakar Gençler yarınlara umutla bakar Fışkırır ırmaklar,çağlayıp...

Gazze'm işgal altında,İslam dünyası ölü Vahşetin ortasında kalır Mescidi Aksa Siyonistler plan yapmıs, çökmüş İsrail dölü Şer güçlerinden zulüm alır Mescidi Aksa Filistinli kardeşim savaşır canla başla Tanklara meydan okur...

Şu üç günlük dünyada, sakın ha gönül kırma Dostların kıymetini, yaşarken bilelim biz Sevdiğine sahip çık,asla sırtından vurma Engelleri beraber,aşarken gülelim biz Geçmiş geçmişte kaldı,takma kafana dünü Dünyanın kahrı bitmez,...

Dünyanın merkezi ortası ÇORUM  Güzel ilimize hasretim bitmez  Taşı toprağını çok seviyorum Güzel ilimize hasretim bitmez  Çorumlular merttir olduğu yerde  İyilik yaparlar olmazlar şerde  Tertemiz havası şifadır...

Kibre kapılıp da incitme canı Tanıdığın dostu, her gün sınama Yaşatma kalbinde zannı, gümanı Sen sen ol kimseyi sakın kınama Fikirler ayrıdır, kökenimiz bir Masuma sahip çık, gönüllere gir Kinayeli sözler, etmiyor tesir Sen sen ol kimseyi...

Bayram havasında bir ortam vardı Kargı'da panayır huzurla geçti Yaşlısı,gencini mutluluk sardı Kargı'da panayır huzurla geçti Caddeye, sokağa pazar kuruldu Ürünler güzeldi,fiyat soruldu Çarşıyı gezenler fazla yoruldu Kargı'da...

Mutluluk içinde geçti bir asır Nice yüz yıllara Türkiye'm benim  Dünyada lideriz, ülkem muasır Nice yüz yıllara Türkiye'm benim Bu ülke bir bütün, bölünmez vatan Bir yanda Edirne, bir tarafta Van Yaşlısı gencinde bitmez...

Gazze yine mahzun,kan ağlar bugün  Yok mu Kudüs'ümün sesini duyan  Acı gözyaşıyla geçiyor her gün  Hesabı veremez yatıp uyuyan   Küçücük yürekler engel aşıyor Analar, babalar hicran yaşıyor Gazze'de canla,başla...

Tamah eder olduk dünya malına Nefsinle hesaplaş,yenilme ona Bu handa yolcusun,gelsin aklına Gün gelir varırız,yolun sonuna Günah yığınları sevabı tartar Gün geçtikçe cürmün,artar da artar  Kibirden,gururdan kendini kurtar Nefsinle hesaplaş,yenilme...

Yaratana sığın bekleyip durma Tövbe kapısına gidelim artık Vakit azalırken mazeret sürme Huzur yapısına dönelim artık Gençliği günahla yanlışla aştın Kabına sığmadın durmadan taştın Hedefe varmadan yolundan şaştın Tövbe kapısına...

Siyahlar içinde beyazın tonu Yollarımız şaşar böyle giderse Art arda çileler görünmez  sonu Dertler dağı aşar, böyle giderse Her insanın farklı gönül yarası Birgün öleceğiz gelir sırası  Rabbine uzaksa kulun arası Cehennemde...

Huzura çağırırsın gönülleredir davet Oku beni ey ezan sana kulak vereyim Paslarımı temizle olmasın kin adavet Oku beni ey ezan kurtuluşa ereyim Yankılansın kalbimde Allah lafzı kelamlar Harekete geçirsin dökülen o selâmlar  Bitir artık...

Dünya ahirete uzanan yoldur  Allah'a teslim ol,görevini yap Merhameti sonsuz, rahmeti boldur  Abdest al,namaz kıl, sevabını kap Gaflete düşenin yüreği kara Bu öyle yara ki kapanmaz yara Çare arıyorsan Kur'an'da ara ...

Cehalet her yerdeydi,yoktu insan onuru Karanlık bir dönemde geldin Ya Rasülallah Masumlar bekliyordu senin gibi bir nuru Onsekiz bin aleme güldün Ya Rasülallah Kız çocukları hiçsiz toprağa gömülürken Mekke'de mazlumların hakkı sömürülürken...

Her birimiz düşünce gurbetin yollarına  Köylerimiz boşaldı şehrin taşı gül oldu Hep beraber sarıldık özlemin kollarına  Yaktı hasret sancısı,kalbimizde kül oldu O günler ne güzeldi köyde imece vardı Komşusu komşusunun yardımına...

Gayret göstermeden emek birikmez Huzurlu olmayan düşüyor derde Aydınlık geceye ışık gerekmez Sevgiyle dolmayan düşüyor derde Hayaller kurupta ortada kalma Dalgaya kapılıp gönlünü salma Boşuna uğraşıp havanı alma Yüzleri gülmeyen düşüyor...

Bilmiyorum nasıl geldik bu hale Sebepsiz şekilde küsenler olduk  Doğruyu söylersin alınmaz gale Selamı sabahı kesenler olduk Dinden uzaklaştık yaşarız çile Hatayı kusuru taşımaz file Merhamet kayboldu gelmiyor dile Masum yetime kin kusanlar...

Bilenle bilmeyen elbet bir olmaz  Cehaleti siler öğretmenlerim  Okuyup öğrenen yollarda kalmaz  Hakikati bilir öğretmenlerim Öğrenciler mutlu, sarmış heyecan  İlimle,bilimle yaşarlar her an Emeğini alır aşkla çalışan...

İbadete devam ölene kadar  Sıratı müstakim yolumuz olsun Takibine almış şeytanî radar Dünya sınavımız imanla dolsun Yaratan Rabbini şükredip tanı Haram yollarında tüketme canı Dillerin konuşsun,doğrudan yanı Dünya sınavımız...